Son günlerde artan İsrail-İran gerilimi, uluslararası kamuoyunun dikkatini üzerine çekiyor. Bu ortamda, Türkiye Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı İbrahim Şahin, medya kuruluşlarının sorumluluğuna işaret eden önemli bir uyarıda bulundu. Medyanın tarafsızlığını ve objektifliğini korumasını isteyen Şahin, bu tür kriz dönemlerinde haberlerin doğru ve sağlıklı bir şekilde kamuoyuna aktarılmasının önemine vurgu yaptı.
İbrahim Şahin, yaptığı açıklamada, "Savaş, çatışma ve gerginlik dönemlerinde medyanın rolü daha da önem kazanıyor. Bu tür durumlarda verilmesi gereken mesajlar hem halkı bilgilendirme hem de toplumda paniğin önlenmesi açısından büyük bir öneme sahiptir" dedi. Özellikle sosyal medyanın etkisinin giderek arttığı bu dönemde, yanlış bilgi akışının önüne geçilmesi gerektiğini belirten Şahin, medya organlarının dikkatli ve özenli bir dil kullanmaları gerektiğini ifade etti.
Şahin, "Medya kuruluşları, haber yapma hususunda kendi görüşlerini değil, gerçekleri ön plana çıkarmalıdır. Aksi takdirde, toplumsal huzursuzluk ve yanlış anlaşılmalara sebep verilebilir" diyerek, haberlerin büyük bir sorumluluk taşıdığını hatırlattı. Özellikle şiddet içeren içeriklerin ve nefret söyleminin yayılmasının toplumda ayrışmalara yol açabileceğine dikkat çeken Şahin, "Bu tür içerikler, sadece bireyler değil, toplumun genel huzurunu da tehdit eder" şeklinde konuştu.
RTÜK Başkanı, düşüncelerin ifade edilmesi noktasında özgürlüğün esas olduğunu, ancak bu özgürlüğün bir başkası üzerinde tehdit oluşturacak şekilde kullanılmaması gerektiğini dile getirdi. "İnsanların düşüncelerini özgürce ifade edebilmesi demek, aynı zamanda bu özgürlüğü başkalarının haklarıyla dengede tutabilmesi demektir" diyen Şahin, sosyal medya platformlarının bu çatışma anında daha temkinli olmaları gerektiğinin altını çizdi.
SON UYARI: İbrahim Şahin, medya mensuplarına çağrısını yineleyerek, "Toplumu bilgilendirmek kadar, bilgilendirirken dikkatli olmak da medya kuruluşlarının en önemli görevidir" şeklinde konuştu. Özellikle bu tür gerginlikler sırasında, medyanın sorumlu bir üslup sergilemesi gerektiğini vurgulayan Şahin, gazetecilerin tarafsız kalmaları gerektiğini, aksi takdirde güvenilirliklerinin zedelenebileceğini belirtti.
Sonuç olarak, İsrail ve İran arasındaki gerginlik, sadece iki ülkeyi değil, bölgeyi ve dolayısıyla tüm dünyayı etkileyen bir durum taşımaktadır. Bu bağlamda medyanın rolü, tarihsel bağımsızlık ve tarafsızlık gereği büyük bir sorumluluk niteliği taşıyor. Ülkemizde de RTÜK’ün öncülüğünde, bu tür kriz dönemlerinde sorumlu bir medya anlayışının benimsenmesi, yaşanabilecek olumsuzlukların önüne geçilmesine yardımcı olabilir. Şahin'in uyarıları, Türkiye'nin bu süreçteki medyasında dikkat edilmesi gereken unsurları gözler önüne seriyor ve halkın sağlıklı bilgi alması gerektiğini hatırlatıyor.